Saray'dan HÜDA PAR'a “Anayasa'nın 4. maddesi” yanıtı: “İpotek Değil” – Son Dakika Siyasi Haberler
Başkanın Baş Danışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikası Komitesi Başkan Yardımcısı Mehmet UçumSosyal medya hesabından, HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu'nun Anayasa'nın 4. maddesinin değiştirilmesi talebi üzerine yorum yapıldı.
““GELECEK NESİLLERİN İRADESİNE İPOTEK BEKLİYOR”
uçurum, “Değişmezlik ilkesi, kurucu neslin gelecek nesillere tavsiyesidir. Söylenenlerin aksine bu, gelecek neslin iradesine ipotek konulması anlamına gelmez, bu fiziki olarak mümkün değildir. Çünkü sonuçta her nesil, Ancak her yeni temelin bir önceki neslin birikimine dayanması gerekir, aksi takdirde devlet, millet ve ülkenin devamlılığının garantisi tehlikeye girer ve devamlılık da sağlanamaz. dedi.
SABAHTAN BİR NOT:
Yeni anayasa tartışmasında iki konunun açıklığa kavuşturulması gerekiyor:
1-) İLK ÜÇ MADDE VE DÜZENLENEBİLİRLİK İLKESİ
Öncelikle ilk üç maddesinin ve ilk üç maddesine ilişkin “değişmezlik ilkesinin” korunması gerektiğini belirtiyoruz.
Güncel gündeme bakılırsa…
— Mehmet Uçum (@mehmetucum) 18 Eylül 2024
Mehmet Uçum'un X hesabındaki paylaşımının tamamı şöyle:
SABAHTAN BİR NOT:
Yeni anayasa tartışmasında iki konunun açıklığa kavuşturulması gerekiyor:
1-) İLK ÜÇ MADDE VE DÜZENLENEBİLİRLİK İLKESİ
Öncelikle ilk üç maddesinin ve ilk üç maddesine ilişkin “değişmezlik ilkesinin” korunması gerektiğini belirtiyoruz.
Güncel gündeme bakıldığında ilk üç maddede yer alan ilkelerin aslında tartışmaya açık olmadığı görülüyor. Türk toplumunun ilk üç madde üzerinde genel bir mutabakata vardığı görülüyor. Güncel olaylar açısından bakıldığında ilk üç maddede yer alan değişmezlik ilkesinin gelecek nesiller açısından ne anlama geldiği sorusu ortaya çıkıyor.
Bu anlamda değişmezlik ilkesi yaklaşımı, milli birikimin gelecek nesillere korunması konusunda güçlü bir siyasi ve hukuki perspektif sunmak anlamına gelmektedir.
Üstelik değişmezlik ilkesi, kurucu neslin gelecek nesillere tavsiyesidir, söylenenin aksine gelecek neslin iradesine ipotek değildir ve bu da fiziksel olarak mümkün değildir.
Çünkü sonuçta her neslin kendini öne sürme hakkı var. Ancak yeni bir temelin önceki neslin deneyimi üzerine inşa edilmesi gerekiyor. Aksi takdirde devletin, milletin ve ülkenin bekası tehlikeye girecektir. Devamlılık bile sağlanamıyor.
Yani geçmişi sıfırlayarak yeni bir temel oluşturulamaz. Bu hem nesnel hem de öznel olarak imkansızdır. Bu nedenle değişmezlik ilkesi milli birlik ve devamlılığın temelidir. Bu temeli korumak gelecek nesillerin görevidir. Bu görevi bize hatırlatmak için değişmezlik ilkesini öne çıkarmak şimdiki neslin görevidir.
2-) VATANDAŞLIK
Vatandaşlık toplumun özelliklerine ve çeşitliliğine dayanmaz; Milletin özelliklerine ve birliğine göre belirlenir; Vatandaşlık topluma üye olmaktan değil, milletin üyesi olmaktan doğar.
Cumhuriyet vatandaşlığı Türk vatandaşlığının içeriğini oluşturur. Bir başka ifadeyle Türk vatandaşlığı, kurtuluş ve kurumlaşma sürecinden ortaya çıkan fiili bir vatandaşlıktır. Kesinlikle etnik kökene dayalı değildir ve asla ırksal bir vatandaşlık değildir.
Atatürk, “Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türk milletine Türk milleti denir.”
Bu tanıma göre Türk vatandaşlığı, Cumhuriyetin kurucusu Türk milletinin mensubu olmak demektir.
Bu nedenle Türk vatandaşlığı, Anayasanın verdiği bir vatandaşlık yani anayasal vatandaşlık değil, Anayasayla belirlenen, tanımlanan ve hakkı Anayasayla yaratılan bir vatandaşlıktır.
Yeni anayasanın Türk vatandaşlığı kavramını koruyacağı açıktır. Çünkü Türk vatandaşlığı kavramı anayasa hukukunun manipüle edebileceği bir kavram değil, yani sadece hukukun konusu. Türk vatandaşlığı ne ismiyle ne de içeriğiyle tartışılamaz.