Güncel Haberler

Milli mücadelenin şekillendiği Sivas Kongresi'nin 105. yıl dönümü – Son Dakika Türkiye Haberleri

Birinci Dünya Savaşı'nın sonunda Osmanlı Devleti ile İtilaf Devletleri emperyalist güçleri arasında Mondros Mütarekesi imzalandı ve savaş Osmanlı lehine sona erdi. İtilaf Devletleri Anadolu'yu işgal etmeye başladı. Bu arada işgallere karşı halkın tepkisini yatıştırmakla görevli Mustafa Kemal, 19 Mayıs 1919'da 9. Ordu müfettişi olarak Bandırma vapuruyla Samsun'a çıktı. Halkın örgütlü mücadeleye katılması. Bu amaçla Mustafa Kemal 22 Haziran 1919'da şunları söyledi: “Vatanın bütünlüğü ve milletin bağımsızlığı tehlikededir. “Milletin istikbalini milletin kararlılığı ve kararı kurtaracaktır” şiarıyla Amasya'da mücadeleyi ateşledi. Amasya'da yakılan fitil, “Vatan bir bütündür, bölünemez, parçalanamaz” ilkesiyle 23 Temmuz-7 Ağustos 1919 tarihleri ​​arasında Erzurum'da da yakıldı. Amasya Genelgesi'nde ulusal kongrenin Sivas'ta yapılması kararlaştırıldı. Kurultay 4 Eylül 1919'da bugünkü Sivas Cumhuriyet Lisesi binasında başladı. Bir hafta süren kongreye 38 delege katıldı. 11 Eylül'de sona eren kongrede şu kararlar alındı:

  • Osmanlı toprakları hiçbir gerekçeyle bölünemeyecek ayrılmaz bir bütündür.
  • Kuvayı Milliye'yi, Kuvayı Milliye'nin gücünü ve iradesini hakim kılmak esastır.
  • Tamamen milli şuurdan doğan ve aynı amaç için kurulan bütün milli dernekler, Anadolu ve Rumeli Müdafaa Hukuk Cemiyeti adı altında birleştirildi.

“YA BÜTÜNLEŞME YA ÖLÜM”

Sivas Kongresi'nin Cumhuriyet açısından önemini değerlendiren Ufuk Üniversitesi Tarih Bölüm Başkanı Doç. Dr. F. Rezzan Ünalp, kongreler arasında yerel nitelik taşımayan tek kongrenin Sivas Kongresi olduğunu belirtti. Kurultayda en yoğun tartışmaların “manda” konusunda yaşandığını belirten Ünalp, “8 Eylül en tartışmalı gündü. İsmail Hami (Danişment) tarafından hazırlanan önerge sunuldu, İsmail Fazıl Paşa ve Bekir Sami (Kunduh) Bey ve 25 kişinin imzaladığı bu teklifin ABD mandası talebini de içerdiğini belirterek, “Manda fikrini destekleyen delegeler de vardı” dedi.

Ünalp, kurultayda Mustafa Kemal gibi “ya istiklal ya ölümü” hedefleyenlerin de bulunduğunu belirterek, bunların arasında en dikkat çekeninin, kongreye gelen Askeri Tıp Mektebi temsilcisi Hikmet (Boran) olduğunu söyledi. askeri öğrenci üniformasıyla kongre. “O akşam çok hararetli bir konuşma yaptı ve vekaleti kesinlikle reddetti” diyen Ünalp, Hikmet'in tıp fakültesinden yaptığı konuşmasını şu şekilde aktardı: “Paşam, vekalet fikrini kabul edersen mecburiyet imkansızdır. , seni de reddedecek ve Mustafa Kemal'i 'vatan kurtarıcısı değil, vatanı yok eden' olarak tanımlıyor.” Onu çağırıyoruz ve lanetliyoruz.”

Ünalp, Mustafa Kemal'in tıp öğrencisi Hikmet'e yanıtının şu olduğunu söyledi: “Merhametiniz olsun. Sloganımızın tek olduğunu söyledi: Ya istiklal ya ölüm.

“SİVAS'TAN GÜCÜ ALDI”

Sivas Kongresi'nin milli mücadeleyi sağladığını belirten Ünalp, şöyle konuştu: “Sivas Kongresi'nden ortaya çıkan tablo çok açıktı. O da şuydu: Bu mücadelenin önderi Mustafa Kemal'di ve o, Sivas'ta iktidara gelmişti. Mücadeleyi kişisel temelden ziyade kitlesel temele oturttu. Bu, ulusal egemenlik ilkesinin hukuki anlamda hayata geçirilmesi anlamına geliyordu. Sivas Kongresi kararlarında şu noktaya dikkat çekilebilir: Mustafa Kemal Paşa, daha mücadelenin başında gelecekteki devletin çerçevesini çizmişti. “Bu devlet, ulusal egemenliğe dayalı, demokratik, laik ve bağımsız bir devlet olacaktır” dedi.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Antalya Haber
meritking casibom